20 Kasım 2011 Pazar

İddianame Bekleniyor..


"Melih Gümüşbıçak tribünlerde yer yer boşluklar var" dese de tribünler #deplasmanımadokunma tepkisi sonrası 10.dakikadan itibaren neredeyse tamamen doldu. Tribünlerde diğer büyüklerin 2 haftada ulaşabildikleri sayı kadar seyirci vardı. Ama taraftarlarda, takımda olduğu gibi bir durgunluk söz konusuydu. Yaz aylarındaki ve sezon başındaki seyircisiz maçı tezahüratlarıyla inleten coşkudan uzaklardı. Sanırım basında heyecanla(!) beklenen iddianame taraftarımızı tedirgin etmiş, germişti. Açıklanacaksa bir an önce açıklansın da bu eziyet bitsin artık. Yönetimden "ligden çekiliyoruz" açıklamasını isteyen onurlu taraftar gurubu  bile artık yoruldu. Bu iddianame hepimize iyi gelecek.

Maça gelirsek;

Defans hattında önemli eksiklerimiz vardı. Uğur, Bilica, Bekir, Gökhan dörtlüsü ilk defa yan yana oynadılar. Kaptan, Fenerbahçe'nin oyun anlayışında çok önemli. Onsuz oynamak gerçekten sıkıntı olacak. İlk 5 dakikalık kötü başlangıçtan sonra 10'unla hakimiyeti ele alıp golü bulduk. Emre'nin şık pasında, boşluğa hareketlenip topu kafayla öyle güzel indirdi ki; onu izleyebildiğimiz için çok şanslıyız gerçekten. Rakip 10 kişi kalınca yine durduk. Pozisyon üretmekte zorluk çektik. Bu durum muhtemelen bu gece ve yarın bolca eleştirilecek. Fakat bunda Eskişehir'in 5 kişilik blok halinde sabit oynaması çok önemliydi. Bu üç puan belki de geçen hafta sonu milli maçta malum statta haksız tepkiye uğrayan Volkan Demirel'in son saniyedeki "kapaklık" kurtarışıyla kazanıldı.

Maç içerisinde Gökhan Gönül - Emre tartışması yaşandı. Bu durum yarın basınımız tarafından spor sayfalarının manşetine çıkarılacaktır. Futbol oynarken siz hiç en yakın arkadaşınızla kavga edip, küfürleşmediniz mi? Saha içinde bu durumun normal olduğunu düşünüyorum. Fakat Gökhan Gönül'de müthiş bir düşüş, Emre'de ise gereksiz bir sinir söz konusu. İkisinin de bir an önce kendisini toplaması gerekiyor. Karşı cephe kalabalık çünkü.

"Bu sefer de Alper'e mi çıkışıyor?" diyerek açıkça taraf tutan Gümüşbıçak ve arkadaşlarının bu yanlı anlatımlarına alıştık yıllardır. Bienvenu'nun ofsaytla ilgisi olmayan pozisyonu için de tatışmalı diyen Mustafa İyi'yi tersleyerek "Bienvenu bariz ofsayttı, tartışılacak bişey yok" lafını pozisyonun tekrarında "yerken" oldukça eğlenceliydi sevgili Melih.

Bu takımı bunca zorluğa rağmen ayakta tutmayı başaran, bize yenilgiyi unutturan Aykut Kocaman'a yapılacak en küçük eleştiriye tahammül edemiyorum. Bu eleştiride bulunanların da iyi niyetli olmadıklarını düşünüyorum. Aykut Hoca şu anda teknik olarak sadece futbol takımını değil neredeyse kulübü idare ediyor. İyi de yapıyor. Zira yapılan haksızlıklara yönetim kurulumuzdan ses çıkmıyor.

Sonuç olarak bu galibiyetle 3/4'e rahatsızlık vermeye devam ettik ve çok önemli bir haftayı kayıpsız geçtik..En büyük eksiğimiz forvet hattında değil kesinlikle şeref tribünündedir.

Sevgiler, saygılar...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder