14 Aralık 2013 Cumartesi

Fenerbahçe Nasıl Yenilir?



15.haftada 12.galibiyet. İştahlı ve tempolu futbol devam ediyor. Puan kaybedilen 3 maç; 2-0'dan saçma sekilde kaybedilen Konya maçı, çok iyi oynamamıza rağmen 1 puanla yetinilen Trabzon ve, 60 dakika 10 kişi oynayarak galibiyeti kaçırdığımız Beşiktaş maçı.

Akhisar takımı dolayısıyla galibiyetimiz spor basınımız tarafından dünden bu yana küçümseniyor olsa da Akhisar Belediye, diğer büyüklerle oynadığı 3 maçtan 7 puan almayı başarmış bir takım.

Ersun Yanal'ın sistemi öyle güzel işliyor ki, maçların son bölümlerinde de takımımızın, ligin çok üzerindeki fizik gücü ve dayanılmaz temposu da devreye girince ortaya yenilmez bir takım çıkıyor. Spor camiasının önde gelen isimlerinin de maç öncesi yorumlarının ana fikri; "Fenerbahçe nasıl mağlup edilir" üzerine oluyor. Her defasında, kendi kafalarında Fenerbahçe'yi çözdüklerini düşünüyorlar fakat kağıt üzerinde zaten herkesin görebildiği şeyler uygulama hiç de öyle olmuyor.

Diğer yorumcularda da bazı benzer görüşler olsa da, futbol analizleriyle Türkiye'ye futbolun taktik kısmını öğreten Rıdvan Dilmen'in yazdıklarını önemsiyorum fakat bugünkü yazısında bazı bölümlere katılmıyorum. Hasan Ali maç eksiğine rağmen hiç de kötü oynamadı. Ayrıca, Caner, Mehmet Topal, Kuyt, Sow hepsi değerli oyuncular. Fakat Ersun Hocanın sisteminde Fenerbahçe için sadece 2 stoperi alternatifsiz ve vazgeçilmez diye düşünüyorum. Sebeblerini daha önceki yazılarımızda açıklamaya çalışmıştım.  Dolayısıyla 4-0 galip durumdayken maçın 89.dakikasında Alves'in sarı kart görmesi çok gereksizdi ve dün için tek olumsuzluktu.
 
Baroni, geçen hafta da yazdığım gibi orta sahanın ve takımın lideri olma yolunda hızla ilerliyor. Dün de kusursuz bir futbol oynadı. Dünkü maç özellikle de kırmızı karttan sonra Alper'in maçı pek değildi. Dolayısıyla formsuz, güçsüz olduğu şeklindeki yorumlara katılmıyorum. Dün için Baroni ile birlikte maçın en iyi oyuncusu tartışmasız Emenike'ydi. Güçlü ve süratli. Pas organizasyonlarında da artık daha başarılı. Webo, geçen yıl geldiğinde çok da mutlu olmamıştık.  Fakat Webo, futbol aklıyla takımın önemli parçalarından biri haline geldi. Kenara ısınırken yerine oynayan Emenike'nin gol sevincini paylaşması, şampiyonluk için ilk şart olan takım ruhunun güzel bir göstergesiydi.

Ersun Yanal 4 forvet oyuncumuzu çok iyi kullanıyor. Kağıt üzerinde Sow ve Kuyt kanatlarda görünse de bir çok pozisyonda en uçtaki santrafor rolünde olabiliyorlar. Bunun sırrı çok koşmak, fiziksel güç ve şu an için çok iyi işleyen görev paylaşımı. Gerektiğinde dördünü de aynı anda kullanabiliyor ki bu önemli bir antrenörlük başarasıdır. 15.hafta itibarıyla 27 gole ulaştılar ve daha önemlisi bu 4 ismin gol sayıları, görev paylaşımlarıya paralel şekilde birbirlerine çok yakın.

Rakiplerin ve artık düşüşe geçmemizi bekleyenlerin tutunacakları tek dal; "Ersun Yanal'ın takımları iyi başlar, sonlarda düşüşe geçer" inanışı. Zira, şu anki tablo onlar adına oldukça karamsar.

Gelecek hafta ligin formda takımlarından Karabük ile deplasmanda karşılaşacağız. Dün kazandıkları Konya maçından sonra Karabüklü Uğur Uçar'ın "haftaya final maçına çıkıyoruz" açıklaması Tolunay Kafkas'ın geçmiş yıllardan taşıdığı  anlamsız Fenerbahçe hırsını oyunculara da empoze etmekte ne kadar başarılı olduğunu gösteriyor (Dişe dokunur en önemli başarısı da bu aslında). Dolayısıyla Karabük her anlamda zor bir deplasman olacak ve oradan çıkacak 3 puan puan çok anlamlı olacaktır.
 
Son olarak, Cuma maçı olmasına ve soğuk havaya rağmen, takımımızı yalnız bırakmayan kadınlarımız ve çocuklarımız sonsuz teşekkürler.

 
Saygılar, sevgiler...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder