15.haftada 12.galibiyet. İştahlı ve
tempolu futbol devam ediyor. Puan kaybedilen 3 maç; 2-0'dan saçma sekilde
kaybedilen Konya maçı, çok iyi oynamamıza rağmen 1 puanla yetinilen Trabzon ve,
60 dakika 10 kişi oynayarak galibiyeti kaçırdığımız Beşiktaş maçı.
Akhisar takımı dolayısıyla
galibiyetimiz spor basınımız tarafından dünden bu yana küçümseniyor olsa da
Akhisar Belediye, diğer büyüklerle oynadığı 3 maçtan 7 puan almayı başarmış bir
takım.
Ersun Yanal'ın sistemi öyle güzel
işliyor ki, maçların son bölümlerinde de takımımızın, ligin çok üzerindeki
fizik gücü ve dayanılmaz temposu da devreye girince ortaya yenilmez bir takım
çıkıyor. Spor camiasının önde gelen isimlerinin de maç öncesi yorumlarının ana
fikri; "Fenerbahçe nasıl mağlup edilir" üzerine oluyor. Her
defasında, kendi kafalarında Fenerbahçe'yi çözdüklerini düşünüyorlar fakat
kağıt üzerinde zaten herkesin görebildiği şeyler uygulama hiç de öyle olmuyor.
Diğer yorumcularda da bazı benzer
görüşler olsa da, futbol analizleriyle Türkiye'ye futbolun taktik kısmını
öğreten Rıdvan Dilmen'in yazdıklarını önemsiyorum fakat bugünkü yazısında bazı bölümlere katılmıyorum. Hasan
Ali maç eksiğine rağmen hiç de kötü oynamadı. Ayrıca, Caner, Mehmet Topal, Kuyt, Sow
hepsi değerli oyuncular. Fakat Ersun Hocanın sisteminde Fenerbahçe için sadece
2 stoperi alternatifsiz ve vazgeçilmez diye düşünüyorum. Sebeblerini daha
önceki yazılarımızda açıklamaya çalışmıştım.
Dolayısıyla 4-0 galip durumdayken maçın 89.dakikasında Alves'in sarı
kart görmesi çok gereksizdi ve dün için tek olumsuzluktu.
Baroni, geçen hafta da yazdığım gibi orta sahanın ve takımın lideri olma yolunda hızla ilerliyor. Dün de kusursuz bir futbol oynadı. Dünkü maç özellikle de kırmızı karttan sonra Alper'in maçı pek değildi. Dolayısıyla formsuz, güçsüz olduğu şeklindeki yorumlara katılmıyorum. Dün için Baroni ile birlikte maçın en iyi oyuncusu tartışmasız Emenike'ydi. Güçlü ve süratli. Pas organizasyonlarında da artık daha başarılı. Webo, geçen yıl geldiğinde çok da mutlu olmamıştık. Fakat Webo, futbol aklıyla takımın önemli parçalarından biri haline geldi. Kenara ısınırken yerine oynayan Emenike'nin gol sevincini paylaşması, şampiyonluk için ilk şart olan takım ruhunun güzel bir göstergesiydi.
Baroni, geçen hafta da yazdığım gibi orta sahanın ve takımın lideri olma yolunda hızla ilerliyor. Dün de kusursuz bir futbol oynadı. Dünkü maç özellikle de kırmızı karttan sonra Alper'in maçı pek değildi. Dolayısıyla formsuz, güçsüz olduğu şeklindeki yorumlara katılmıyorum. Dün için Baroni ile birlikte maçın en iyi oyuncusu tartışmasız Emenike'ydi. Güçlü ve süratli. Pas organizasyonlarında da artık daha başarılı. Webo, geçen yıl geldiğinde çok da mutlu olmamıştık. Fakat Webo, futbol aklıyla takımın önemli parçalarından biri haline geldi. Kenara ısınırken yerine oynayan Emenike'nin gol sevincini paylaşması, şampiyonluk için ilk şart olan takım ruhunun güzel bir göstergesiydi.
Ersun Yanal 4 forvet oyuncumuzu çok
iyi kullanıyor. Kağıt üzerinde Sow ve Kuyt kanatlarda görünse de bir çok
pozisyonda en uçtaki santrafor rolünde olabiliyorlar. Bunun sırrı çok koşmak,
fiziksel güç ve şu an için çok iyi işleyen görev paylaşımı. Gerektiğinde
dördünü de aynı anda kullanabiliyor ki bu önemli bir antrenörlük başarasıdır.
15.hafta itibarıyla 27 gole ulaştılar ve daha önemlisi bu 4 ismin gol sayıları,
görev paylaşımlarıya paralel şekilde birbirlerine çok yakın.
Rakiplerin ve artık düşüşe geçmemizi
bekleyenlerin tutunacakları tek dal; "Ersun Yanal'ın takımları iyi başlar,
sonlarda düşüşe geçer" inanışı. Zira, şu anki tablo onlar adına oldukça
karamsar.
Gelecek hafta ligin formda
takımlarından Karabük ile deplasmanda karşılaşacağız. Dün kazandıkları Konya maçından sonra Karabüklü Uğur Uçar'ın "haftaya final maçına çıkıyoruz" açıklaması Tolunay Kafkas'ın geçmiş
yıllardan taşıdığı anlamsız Fenerbahçe
hırsını oyunculara da empoze etmekte ne kadar başarılı olduğunu gösteriyor (Dişe dokunur en önemli başarısı da bu aslında). Dolayısıyla Karabük her anlamda zor bir deplasman olacak ve oradan çıkacak 3 puan puan çok anlamlı olacaktır.
Son olarak, Cuma maçı olmasına ve soğuk havaya rağmen, takımımızı yalnız bırakmayan kadınlarımız ve çocuklarımız sonsuz teşekkürler.
Saygılar, sevgiler...
Son olarak, Cuma maçı olmasına ve soğuk havaya rağmen, takımımızı yalnız bırakmayan kadınlarımız ve çocuklarımız sonsuz teşekkürler.
Saygılar, sevgiler...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder