Geçtiğimiz hafta sonu birbirine benzer iki olay yaşandı ülkemizde ve Amerika'da.Olayların oluş şekli, oyuncuların kişiliği ve takımlarının bu sezon ki benzer grafiğinin yanında her iki olayın birbirinden farklı sonuçları ortaya çıktı.
Kahramanlarımızdan ilki 20 yaşında, bu yıl basketbolun en büyük sahnesine çok büyük beklentilerle adım atmış, sene başındaki draftta daha üst sıralarda seçilmesi beklenirken üzerine yapışmış sorunlu oyuncu yaftası nedeniyle beşinci sıraya gerileyen, NBA'de son zamanlarda en çok sıkıntısı çekilen pozisyon olan 4 ve 5 numaralı pozisyonlarda oynayabilen, hareketli ve iyi bir ribaundçu uzun olan ve Sacramento Kings'in yapmaya çalıştığı rebuilding hareketinin Tyreke Evans'la birlikte iki temel taşından biri olması beklenen DeMarcus Cousins.Cousins, NBA sezonunda sorunlu oyuncu yaftasının hakkını veren hareketler yapmış olmasına rağmen hafta sonu NBA'in resmi sitesinde bulunan rookie sıralamasında başka bir gezegenden olduğunu düşündüğüm Blake Griffin'in (kendisi aslında geçen yılın bir numarası) arkasında,bu sene seçilen bütün çaylakların önünde, ikinci sırayı almasını sağlayacak sezon boyunca maç başına ortalama 27,2 dakika da 14,2 sayı,8,2 ribaund (sahada olduğu sırada oluşan ribaundların %17'sini alan) ortalamalara sahip ve bu hafta sonu oynanan Oklahoma City Thunder maçına kadar ki son 4 maçta 19,3 sayı ve 13,5 sayı gibi bir çaylak için çılgın ortalamalarına(4 maçta da double double yaptı) ulaşan bir oyuncu.
Gelelim olayımıza OKC-Kings maçının son 5 saniyesine 99-97 OKC üstünlüğüyle girildi ve son topta Donte Greene'in kurduğu oyunda topu, hiçte boş olmayan Cousins yerine geçen yılın çaylağı ödülüne sahip Tyreke Evans'a verdi ve Evans son üçte maçta kaçırdığı gibi gene el üstü üçlüğü kaçırdı ve maçı kaybettiler.Olanlar bu dakikadan sonra olmuş ve anlatılanlara göre soyunma odasına gidene kadar Cousins takımın bir numaralı opsiyonu Tyreke'e bağırmış, çağırmış, saydırmış... Soyunma odasına geldiklerinde ise araya Donte Greene girmiş. Kendisi de pas isterken, Donte'nin topu Tyreke'e vermesine çok kızmış. Burada çok detay olmasa da Cousins muhtemelen Greene'e daldı diye düşünüyorum. Çünkü ikili yumruk yumruğa birbirlerine girmişler. Takım tam 3 maçlık deplasman turu için Phoenix'e gitmek için uçağa binmişken genel menajer Petrie'nin kararıyla Cousins'e 3 maç ceza verilmiş ve uçaktan inmesi istenmiş.Şu an için NBA'deki kulislerde Petrie'nin Cousins'den kurtulmak için takas süresinin bitimine kadar piyasada ciddi pazarlıklar yürüttüğü yönünde ciddi istihbaratların olduğu konuşuluyor.
Son saniyede ki şut ve Cousins'in tepkisi için: http://www.youtube.com/watch?v=7oB5jFvmU6o
Peki bizdeki olaya dönecek olursak,olayların gelişimini sonuçlarını hepimiz biliyoruz. 2 yıl önce de benzer bir olay yine aynı isimlerle, terlik nedeniyle hazırlık kampında yaşanmıştı. O dönem ikili beraber kadro dışı bırakılmıştı ve daha sonra kaptanlıkları geri alınarak ikisi yapmacık bir barışmanın ardından affedildiler ve daha sonra kaptanlıklarda geri verildi. Kim ne derse desin belki de Türkiye liglerinde son yıllarda gördüğümüz kendine bakan ve 37 yaşında bu performansı (kondisyon olarak) Türkiye'de gösteren çok nadir Türk futbolculardan biridir İbrahim Üzülmez. 11 yıldır kaptanlığını yaptığı bir takımdan olayın diğer tarafı hiç yokmuş gibi davranarak takımdan kovulan oyuncu damgasını vurmak bence İbrahim Üzülmez'e yapılmış bir haksızlıktır. Tabii bu kararın alınmasında İbrahim Üzülmez'in 2 sene öncesine göre daha feda edilebilir olmasınında etkisi vardır.
Buradaki soru işareti aynı olay hafta sonu Almeida veya Q7'den biriyle İbrahim Toraman arasında geçerse Schuster veya Demirören aynı kararı alabilecek mi?
Petrie gördüğümüz gibi yaptığı rebuilding'e yeniden başlama pahasına Cousins gibi yıldızını feda etmiş görünüyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder