17 Şubat 2011 Perşembe

Büyük Kaptan Hugo Almeida!

Kaptanlık, futbol takımları için çok önemlidir. Sahadaki 11 oyuncunun lideri takım kaptanıdır.



Benim hatırladığım ilk Fenerbahçe kaptanı Cem Pamiroğlu’dur. 1985 yılındaki Müjdatlı, Selçuk Yulalı, Pesicli kadronun 3 sırt numaralı kaptanı. 1987’de Sarıyer’e transfer olunca 1988 yılına kadar Müjdat Yetkiner ve Şenol Çorlu kaptanlık yapar. 1988-1990’da 2 yıl boyunca kaptanlık görevi Schumhacher’e verilir. (O dönem takım neredeyse baştan oluşturulduğu için kaptanlık, dünya kupası ve Avrupa kupası finali oynamış o dönem dünyanın en ünlü kalecilerinden olan, takımın en tecrübelisi Schumhacher’e verilmiş o da bu görevi başarıyla yapmıştır.) Daha sonra oynayabildiği maçlarda Rıdvan Dilmen ve Müjdat Yetkiner kaptanlık pazubandını takmaya başlar. 

1991-92 sezonunda yeni kaptan, 1996 yazına kadar Oğuz Çetin’dir. Oğuz Çetin Fenerbahçe ve milli takımda kaptan olarak simgeleşmiş isimlerden birisidir. Oğuz’un ayrılmasından sonra kaptanlık görevi 4 yıl boyunca Rüştü tarafından yapılır. 2000-2001 sezonunda yeni kaptan 2 yıl önce Trabzonspor’dan tranfer Ogün Temizkanoğlu olur. Ogün 2003 yazına kadar Rapaic, Revivo, K.Andersson, Juventus’dan gelen Mirkovic’li ve daha sonra Arjantinli yıldız oyuncu Ortega ve Rebrovlu takımlarda aralıksız kaptanlık yapar. 

2003-2004 Daum’lu dönemde takım kaptanı Ümit Özat olur. 2007’de Köln’e transfer oluncaya kadar 4 sezon bu görevi başarıyla sürdürür. Ümit Özat’ın kaptanlığı döneminde; Barcelona’dan geri dönen eski kaptan Rüştü, Hollandalı yıldız Pierre Van Hooijdonk, son düzenlenen Copa America’da Brezilya milli takımının kaptanı Alex de Souza, Fransız yıldız Anelka, Gana milli takının kaptanı Appiah Fenerbahçe’de forma giymişlerdir. Bu dönemde takımın 2. kaptanı da bu yıldızlardan birisi değil Tuncay Şanlı’dır. Ümit Özat ile aynı yıl takımdan ayrılmamış olsa kaptanlık pazubandı tartışmasız Tucay Şanlı’da olacaktır. 

İki kaptanın aynı andan takımdan ayrıldığı yıl olan 2007 yazından bugüne kadar ve en az 2013 yılına kadar da kaptanımız Alex de Souza’dır.


Milliyet gazetesinde “Kiev’e Guti, Fenerbahçe’ye Q7” haberini okuyunca bu yazıyı yazmaya karar verdim. Habere göre Kiev maçında Guti, Fenerbahçe maçında Queresma sahaya kaptan olarak çıkacakmış. 1. kaptan İbrahim Üzülmez kovuldu ama 2. kaptan İbrahim Toraman ve 3. kaptan Mert Nobre’nin halen takımda olduklarını hatırlatalım.


Geldikleri günlerde Guti ve Quresma’nın kaptan olmak istemeleriyle ilgili haberleri okumuşsunuzdur mutlaka. Sanırım bu istekleri hafta başında yaşanan talihsiz(!) bir olay sonucu gerçekleşecek. Artık sonraki hafta Simao, bir başka maçta büyük kaptan Almedia olabilir. Bizim için bir sakıncası yok. Fakat ben kendi de dahil her şeye karşı olan taraftar gurubunun bugünkü tepkisini merak ediyorum. Acaba emektar kaptanlarının mı arkasında olacaklar, yoksa starlarının mı? Sanırım bir dönemki dünya yıldızları (ama takıma bir şey verip vermedikleri meçhul) Ricardinho ve Ailton’a topluca tapma hareketi yapan bir gurup için bugün bunun kararını vermek çok da zor olmasa gerek.

Yukarıda yazdıklarım abartı falan değil. Bunun için size 19 Kasım 2006 tarihinde Kadıköy’de oynanan Fenerbahçe-Beşiktaş maçını hatırlatmak istiyorum. Detayları aşağıdaki linkte bulabilirsiniz.
http://www.mackolik.com/Mac/132737/Fenerbahce-Besiktas



Maçın ilginç yanı yaz aylarında Nobre’nin Beşiktaş’a Tümer’in Fenerbahçe’ye transfer olmasıdır.

Bu maçta takım kaptanları Fenerbahçe’de, 5.sezonunu oynayan Ümit Özat ve Beşiktaş için ilk 11’de henüz 8. maçına çıkacak olan, daha bir sezon önce sahtekarlıkla, emek hırsızlığı ile suçlanan Mert Nobre’dir. Beşiktaş yönetimi, Kadıköy’deki bu maçta büyük yıldızlarını onurlandırıp motive etmek için ünlü duruşlarını sergiliyorlardı. Benzer bir duruşu bir dönem Pancu’ya 1 numaralı formayı vererek de göstermişlerdi. Bir önceki sezonda Papermoon, daha sonraki sezonda hastaneye götürdükleri kupa ve daha bir çok olayda ünlü duruşlarını sıklıkla  ortaya koymuşlardı.

Beşiktaş için, “Ahmet Dursun, Seba gitsin" tezahüratından sonra yeni bir dönem başlamıştır. Daha önce taraflı tarafsız herkesin saygı gösterdiği büyük takımımız artık duruş takımı olmuştur. Ne kadar yıldız oyuncu alırlarsa alsınlar, kaç şampiyonluk kazanırlarsa kazansınlar bu kafa ile büyük olamayacaklarını bakalım ne zaman anlayacaklar. Bu yolda ilerlerler ise bir yöneticilerinin Belediye maçından sonra açıkladığı gibi ancak "şampiyon belirleyen" olurlar. Onu da maç kazanarak yapmazlar!!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder